CHP Esenyurt Belediye Başkan Adayı Prof. Dr. Ahmet Özer, seçim çalışmalarına bölgede görev yapan yerel gazeteciler ile buluşarak başladı. Esenyurt’un seçimler açısından önemine de değinen Özer, “Amacımız Esenyurt’u rekor oyla almak çünkü Esenyurt’u alırsak İstanbul’u da alırız” sözlerini sarf etti.

Ali Gökmen’in adaylıktan çekilmesinin ardından CHP’nin Esenyurt adayı olarak belirlenen Ahmet Özer, yerel yönetim tecrübelerini anlattı. Kendisi hakkında eleştirilere de cevap veren Ahmet Özer, tepeden inme bir aday olmadığını vurgularken Esenyurt’u iyi bildiğini ve geçmiş dönemde ilçe siyaseti ile ilgili olduğunu hatırlattı. Akademisyen olarak da yerel yönetimler konusunda çalışmalar yaptığını kaydeden Özer, parti içi çekişme eleştirilerine de son noktayı koydu.

“Bilgim ve tecrübem var”
Konuşmasına yerel yönetim tecrübeleri ile ilgili bilgiler vererek başlayan Özer, “Bir akademisyen neden belediye başkanı olmaya talip olur? Bunu anlatmak istiyorum. Ben daha doktora yaparken 1991 yılında GAP Belediyeler Birliği kurucu genel sekreteri oldum. GAP Belediyeler Birliği yaklaşık 145 belediyenin içerisinde bulunduğu bir birlikti. Zor koşullarda bu birliği kurdum ve bir dönemde başkanlığını yaptım. O dönem Marmara Belediyeler Birliği de Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dı. Sayın cumhurbaşkanı ile belki yerel yönetimler konusunda onlarca toplantıya katıldım. Ben çalışkan ve cevval bir insanın, bir yerde eğer bir katkı sunabiliyorsam her zaman görev aldım. Bu yerel yönetim tecrübem ve bilgim benim yüreğime belediye başkan adayı olma fikrini soktu. Mersin Belediyesi’ne danışmanlık yaptım ve o dönemde bizim beraber çalıştığımız arkadaşlarımız şu an Mersin’in ilçelerinde belediye başkanı. İBB Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu ile de Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminden yaklaşık 10 yıllık bir mesaim var. İstanbul’un yerel yönetimi ile ilgili bir çok çalışma yaptım. Belediyecilikten uzak biri değilim, pratik olarak bilgim ve tecrübem var” ifadelerini kullandı.

“Ali Bey pırıl pırıl bir insan”
Adaylıktan çekilen Ali Gökmen’den ilgili de övgü dolu sözlerle bahseden Prof. Özer, “Esenyurt’a yabancı biri değilim. 2019 seçimlerinde aday olmak istedim o dönemde ilçe başkanımız Sayın Ali Gökmen’di. Ancak talihsiz bir kaza geçirdim ve ayağım kırıldı. Bu dönemde ise 19 arkadaşımız belediye başkan adaylığı dosyasını verdi ve Ali Gökmen bey aday oldu. Fakat daha sonra çeşitli nedenlerle Ali Bey çekildi ve ben aday oldum. Bu benim Ali Bey’den üstün olduğum anlamına gelmez. Ali Bey pırıl pırıl bir arkadaşımız. Bu boşluk olduğunda Özgür Çelik Bey bana ‘Bir araştırma yaptık. Hangi aday ile kazanabiliriz diye, sizin isminiz çıktı’ dedi. Zaten daha önce de böyle bir niyetim vardı. Niyet yapmanın yarısıdır. Esenyurt’a ve Esenyurt halkına hizmet etmek şerefine nail olabilmek için bu görevi kabul ettim” değerlendirmesinde bulundu.

“Makama ihtiyacım yok”
Parti içinde çekişme olduğuna ilişkin eleştiri ve söylentilere de cevap veren Özer, “19 aday adayı arkadaşımız vardı, Ali Bey aday oldu daha sonra çekildi. Bazıları parti içine çekişme var diyor, yok böyle bir şey. Her gün Ali Gökmen arkadaşımızla görüşüyoruz konuşuyoruz, diğer arkadaşlarımızla da beraber bir yol yürüyoruz. Amacımız Esenyurt’u rekor oyla almak çünkü Esenyurt’u alırsak İstanbul’u da alırız. Ben koltuk sevdalısı biri değilim, benim zaten bir koltuğum var. Bugün profesörlük, dekanlık, rektörlük siyasetten daha itibarlı bir makam. Ben siyaseti de düzeltmek için bu yola giriyorum. Yeni bir model oluşturmak ve ayrı bir etik, ahlak ortaya koymak için ben belediye başkanlığına talibim” şeklinde konuştu.